Kısa Özet
DeFi dünyasıyla biraz olsun ilgileniyorsanız, bu terimden bahsedildiğini mutlaka duymuşsunuzdur. Geçici kayıp (impermanent loss), tokenlarınızın fiyatının, sizin bu tokenları havuza yatırdığınız zamana kıyasla değişmesi durumunda yaşanır. Değişim ne kadar büyük olursa kayıp da o kadar fazla olur.
Giriş
Peki, bu platformlara likidite sunmak istiyorsanız neleri bilmeniz gerekir? Bu makalede, en önemli kavramlardan biri olan geçici kayıptan bahsedeceğiz.
Geçici kayıp nedir?
Geçici kayıp, bir likidite havuzuna likidite sunmanız ve yatırılan varlıkların fiyatının, sizin bunları yatırdığınız zamana kıyasla değişmesi durumunda yaşanır. Değişim ne kadar büyük olursa, geçici kaybınız da o kadar yüksek olur. Bu durumda kayıp, yatırma zamanına kıyasla çekim zamanında dolar bazında değerin düşmesi anlamına gelir.
Likidite sağlayıcılar potansiyel kayıplara maruz kalıyorsa neden likidite sunmaya devam eder? Çünkü geçici kayıp, işlem ücretlerinden elde edilen kazançla tazmin edilebilir. Aslında, Uniswap'ta yer alan ve geçici kayba oldukça açık olan havuzlar bile işlem ücretleri sayesinde karlı olmayı sürdürebilir.
Uniswap, her işlemden %0,3 ücret alır ve bu tutar doğrudan likidite sağlayıcılara gider. Bir havuzdaki işlem hacmi yüksekse, geçici kayıptan büyük oranda etkileniyor olsa bile bu havuza likidite sunmak karlı olabilir. Fakat bu durum protokole, havuzun kendisine, yatırılan varlıklara, hatta daha geniş çapta piyasa koşullarına bağlıdır.
Geçici kayıp nasıl gerçekleşir?
Geçici kaybın, bir likidite sağlayıcı için nasıl olabileceğini gösteren bir örnek üzerinden ilerleyelim.
Alice, bir likidite havuzuna 1 ETH ve 100 DAI yatırır. Bu otomatik piyasa yapıcıda (AMM), yatırılan token çifti birbirine eşit değerde olmalıdır. Bu da yatırma işleminin yapıldığı zamanda 1 ETH'nin fiyatının 100 DAI ve Alice'in yatırdığı tutarın dolar karşılığının 200 USD olduğu anlamına gelir.
Buna ek olarak, havuzda toplam 10 ETH ve 1.000 DAI vardır – bu tutar Alice gibi başka LP'ler tarafından sunulmuştur. Bu durumda, Alice'in havuzdaki payı %10'dur ve toplam likidite 10.000'dir.
ETH artık 400 DAI ise, havuzda bulunan ETH ve DAI miktarının oranı değişmiştir. Artık havuzda, arbitraj alım satımı yapanlar sayesinde 5 ETH ve 2.000 DAI vardır.
Alice, fonlarını çekmeye karar verir. Daha önce de belirttiğimiz gibi, Alice'in havuzdaki payı %10'dur. Sonuç olarak, toplam 400 USD değerinde 0,5 ETH ve 200 DAI çekebilir. 200 USD değerinde token yatırarak iyi bir kar elde etmiştir değil mi? Ama bir dakika, ya bu 1 ETH ve 100 DAI'sini havuza yatırmadan elinde tutsaydı ne olurdu? O zaman, bu iki varlığın şu anki toplam dolar değeri 500 USD olurdu.
Bununla birlikte Alice'in örneği, likidite sunma karşılığında kazanabileceği işlem ücretlerini tamamen göz ardı eder. İşlem ücretlerinden elde edilen kazanç, yaşanan kaybı çoğu zaman karşılar ve likidite sunmayı yine de karlı hale getirir. Buna rağmen, bir DeFi protokolüne likidite sunmadan önce geçici kaybı anlamak çok önemlidir.
Tahmini geçici kayıp
Geçici kayıp, bir havuzdaki varlıkların fiyatının değişmesi durumunda yaşanır. Peki, tam olarak ne kadarlık bir kayıp yaşanır? Bunu, bir grafikte gösterebiliriz. Fakat bu grafiğin, likidite sunarak işlem ücretlerinden elde edilen kazancı kapsamadığı dikkate alınmalıdır.

Grafiğin bize, HODLing'e kıyasla ne kadar kayıp yaşanabileceğine yönelik verdiği bilgilerin özeti şu şekildedir:
- 1,25x fiyat değişimi = %0,6 kayıp
- 1,50x fiyat değişimi = %2,0 kayıp
- 1,75x fiyat değişimi = %3,8 kayıp
- 2x fiyat değişimi = %5,7 kayıp
- 3x fiyat değişimi = %13,4 kayıp
- 4x fiyat değişimi = %20 kayıp
- 5x fiyat değişimi = %25,5 kayıp
AMM'e likidite sağlamanın riskleri
Açıkçası, geçici kayıp çok doğru bir isim değildir. Bu kavrama geçici kayıp adı verilir çünkü kayıplar yalnızca coinlerinizi likidite havuzundan çekmeniz durumunda gerçekleşir. Coinler çekildiği zaman ise kayıp son derece kalıcı hale gelir. İşlem ücretlerinden elde ettiğiniz kazanç, bu kayıpları karşılayabilir ama yine de kavrama verilen isim yanıltıcıdır.
Dikkat edilmesi gereken son nokta ise denenmiş ve test edilmiş AMM'leri tercih etmektir. DeFi, herhangi birinin mevcut bir AMM'den çatallanma yaratmasını ve küçük farklar eklemesini oldukça kolay hale getirir. Fakat bu, sizi yazılım açıklarına maruz bırakabilir ve fonlarınızın sonsuza kadar AMM'de sıkışıp kalmasına neden olabilir. Bir likidite havuzu, olağan dışı yüksek getiriler vaat ediyorsa muhtemelen bunun karşılığında belirli şeylerden feragat edilmesi gerekiyordur ve riskler de daha yüksektir.